Haber

Kocaeli’de dördüz bebeklerden 3’ü öldü 13

Kocaeli‘de, “Yenidoğan Çetesi” benzeri yapıların bebek ölümlerine neden olduğu yönünde yapılan iddialar ve şikayetler üzerine Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı birden fazla soruşturma başlattı.

Aile, uzun yıllar bebek sahibi olmaya çalıştıktan sonra, Hamide ve Akın Okutucu çifti, 23 Mayıs 2023’te erken doğum yaparak dört bebek dünyaya getirdi. Ancak, Kocaeli’deki özel hastanede doğum yapan Hamide Okutucu’nun, üç bebeği art arda hayatını kaybetti.

Hayatta kalan tek bebeğin ise sevk edildiği hastanede gözlerinde görme kaybı meydana geldi. Bunun ardından aile, Kocaeli’deki özel hastane yönetimi ve doktor M.F.Ş. hakkında “Taksirle Ölüme Sebebiyet Verme”, “Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İlişkilendirilmesi” ve “Görevi Kötüye Kullanma” suçlamalarıyla 10 Ekim 2023 tarihinde Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

SORUŞTURMA İZNİ 1 YIL SONRA VERİLDİ

Savcılık, suç duyurusunun ardından Sağlık Bakanlığı’ndan söz konusu kişiler hakkında soruşturma izni istedi. Sağlık Bakanlığı, Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından görevlendirilen ön incelemeci tarafından Özel G.Y. Hastanesi’nin mesul müdürü G.Ç., doktorlar C.A. ile M.F.Ş. ve hemşire G.S.’yi dinledi. Ön inceleme sırasında ifade veren dördü de hastanede üçüncü düzey yoğun bakım ünitesinin bulunduğunu, gerekli kontrol ve denetimlerin İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri tarafından yapıldığını belirterek, herhangi bir ihmal veya yanlış tedavi uygulamasının olmadığını öne sürdü.

“SEVK KONUSUNDA YÖNLENDİRMEDE BULUNUYORUZ”

Hemşire G.S., ön inceleme sırasında verdiği ifadede, ailenin üçüncü bebeklerini kaybettikten sonra dördüncü bebekleri Okutucu’nun sevk edilmesini istediğini söyleyerek, “Bu tarz güven ilişkisi bozulan ailelere sevk edilmesi konusunda yönlendirmede bulunuyoruz” dedi. Okutucu bebek, 3 Ağustos 2023’te Özel G.Y. Hastanesi’nden kapatılan Bağcılar Medilife Hastanesi’ne sevk edildi.

Sağlık Bakanlığı, 17 Ekim 2024 tarihinde soruşturma izni verdi. Soruşturma izni verilen sağlık çalışanları ve Özel G. Hastanesi’nin karara yaptığı itirazın reddedilmesi üzerine Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.

ŞÜPHELİ DOKTORUN AÇIKLAMALARI

Soruşturma kapsamında, şüpheli doktor M.F.Ş., 20 Mayıs’ta emniyette verdiği ifadesinde, Cemre bebeğin Bağcılar Medilife Hastanesi’ne sevki konusunda, “Ünitemiz ekip ve ekipman açısından takip için yeterli olsa da ailenin psikolojisi de göz önüne bulundurularak sevk istekleri uygun görülmüştür. Tercihen çocuk metabolizma/hematoloji uzmanının da olduğu bir yenidoğan ünitesine sevki konusunda Sağlık Müdürlüğü ve 112 ile sevk işlemleri prosedüre tamamen uygun olarak yapılmıştır. Ailenin kendi sevkini istediği hastane yenidoğan çetesi ile ilişkili çıkmış, kendi sevk istedikleri bir merkez olmasına rağmen ilgili tüm kişileri çete ile bağlantılı olmakla suçlamaktadır. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.

“BEBEKLERİN DURUMU HİÇBİR ZAMAN İYİ OLMADI”

Hayatını kaybeden üç bebek hakkında ifade veren doktor M.F.Ş., bebeklerin hastanede yattıkları süre boyunca genel durumlarının hiçbir zaman iyi olmadığını, kötüye gittiğini öne sürerek, “Dördüz gebelik olmasından dolayı risklerinin daha yüksek olacağı sabit olduğundan yüksek ihtimam gösterilmesine rağmen maalesef yüz güldürücü bir sonuç alınamamıştır. Hastaların takip ve tedavisi için en üst düzeyde özen ve dikkat gösterilmiştir. Modern tıp standartlarına göre herhangi bir eksik ve yanlış uygulama olmamıştır. Gerekli tetkikler vaktinde ve zamanında gönderilmiştir. Tedavi antibiyogramlara uygun olarak yapılmış, dozları yenidoğan kılavuzlarına göre düzenlenmiştir. Hastalara yapılan işlemler epikriz notlarında kayıt altındadır” dedi.

İddianamede, “Bebeğin Yenidoğan Çetesi skandalına karışan hastaneye sevk edilmesinin ardından kör olduğu” ifadeleri yer aldı. Okutucu bebeğin sevk edildiği hastanenin, “Yenidoğan Çetesi” skandalında ruhsatı iptal edilen ve kalıcı olarak kapatılan hastanelerden olması dikkat çekti.

“Yenidoğan Çetesi” iddianamesinde yer alan suç örgütü üyeleri arasındaki telefon tapelerinde, Okutucu bebe ile ilgili bölümlerin de bulunduğu görüldü. İddianamede, tutuklu sanık Çağla Durmuş’un, Antalya Cezaevinde yaşamına son veren örgüt yöneticisi İlker Gönen ile arasındaki tapelere yer verilerek, “Tedavinin gecikmesi ve yeterli ilgi gösterilmemesi nedeniyle bebeğin görme yetisinin kaybolduğu” belirtildi.

Hemşire Çağla Durmuş’un, “yoğun olduğuna, bebeğin raporunun öncesine de bakamadığını bu nedenle gözden kaybolduğunu” ifade ettiği telefon konuşmalarının da yer aldığı iddianamede, “İlker Gönen ve Ökkeş Baz isimli doktorların Bağcılar Medilife Hastanesi ile hiçbir bağları bulunmamasına rağmen örgüt adına faaliyet yürüttükleri, örgüt üyesi Çağla Durmuş’un bu konudan dolayı zarar görmemesi amacıyla ihmalden kaynaklı gözünün kör olma seviyesine gelen Okutucu bebeğin dosyasında usulsüz değişiklikler yapılacağı, Fırat Sarı ve şirketi Medisense adına faaliyet gösteren bu hastanelerdeki bebek yoğun bakımlarının kapasitesinden daha fazla doldurulması sebebiyle hastaneye yatan bebeklerin sağlıklarının bu şekilde tehlikeye düştüğü konuşma içeriklerinden değerlendirilmiştir” tespitleri yapıldı.

Bebeklerinin adının Yenidoğan Çetesi iddianamesinde geçtiğini öğrenen aile, suçtan zarar gördükleri gerekçesiyle davaya 31 Ekim 2024’te müdahillik talebinde bulundu. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi, talebin reddedildiğini duyurdu.

AVUKAT BUDAK: “3 BEBEK ÖLDÜ, TEK BİR GÖZALTI YOK”

Okutucu ailesinin avukatı Tayfun Budak, başvuru ve itirazlar sonucunda olayla ilgili soruşturma dosyasında tahkikata geçildiğini belirterek, “Fakat hala istenilen sonuç alınabilmiş değildir. Dosyada üç bebek vefat etmiştir ve savcılık makamı iki yıldır bir gözaltı dahi yapmamıştır. Ailenin acısı bu gelişmelerle birlikte katlanarak devam etmektedir” dedi.

Yenidoğan Çetesi davasına müdahillik taleplerinin reddedildiğini hatırlatan Budak, müvekkillerinin bu kararla yargı makamlarınca mağdur edildiklerini söyledi. Avukat Budak, “Doktor M.F.Ş.’nin Yenidoğan Çetesi ile irtibatlı ve iltisaklı olduğunu düşünmekteyiz çünkü Okutucu bebek kuvözde iken özellikle Yenidoğan Çetesi’nin hakimiyetinde olan hastanelerden birine gönderilmiş ve orada gözünün kör olmasına neden olunmuştur. Yenidoğan Çetesi davasında yargılama tam kapsamlı ilerlememektedir, biz ve bizim gibi birçok mağdur dışarıda bırakılmıştır” diye ekledi.

Üç bebeğin ölümü ve Okutucu bebeğin kör olmasıyla ilgili soruşturma izni verilen diğer sağlık çalışanlarının da önümüzdeki günlerde ifade vermeleri bekleniyor.

72 GÜNLÜKKEN ÖLEN BEBEK İÇİN SORUŞTURMA AÇILDI

Kocaeli’deki özel G.Y. Hastanesi’nde 18 Haziran 2023’te doğan bir başka bebek de yenidoğan yoğun bakım ünitesinde tedavi gördüğü sırada hayatını kaybetti. Aile, 72 günlükken ölen bebeklerinin “uygulanan yanlış ilaç, aşırı dozda potasyum yüklemesi ve yetersiz bakım yüzünden” hayatını kaybettiğini öne sürdü.

Aile, change.org’ta “Yoğun bakımda öldürülen bebeklerimiz için adalet” başlıklı imza kampanyası başlattı. Anne Oturak, bebeğinin “yanlış müdahale” sonucu hayatını kaybettiğini belirterek, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı, Sağlık Bakanlığı’ndan iddiaya konu çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı doktor M.F.Ş. hakkında soruşturma izni istedi ancak Bakanlık soruşturma izni vermedi. Ailenin itirazı üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesi, Bakanlık kararını kaldırarak doktor hakkında soruşturma izni verdi. Bunun üzerine Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı, doktor M.F.Ş. hakkında yeni bir soruşturma başlattı. Dosyada Oturak bebeğin ölümüne ilişkin adli tıp raporu bekleniyor.

SAKARYA’DA BEBEK ÖLÜMÜYLE İLGİLİ DOSYANIN TEKRAR AÇILMASI İSTENDİ

Kocaeli’deki özel hastane ile ilgili bir başka bebek ölümü şikayeti, Sakarya’da yaşayan Kamil Tan’dan geldi. Tan ailesinin, 28 Kasım 2018’de Sakarya’daki Özel B. hastanesinde doğan bebeklerinin “kuvözde kalması gerektiği” belirtilerek, iki günde üç farklı hastaneye nakledildiği belirtildi. Tan bebek, nakil olduğu son hastane Kocaeli’deki Özel G.Y.’de hayatını kaybetti.

“Bebeğimin ölümünde ihmaller var. Doğduğunda sağlıklı görünen, hemşirenin ‘yorgun, biraz dinlenmeye alacağız’ dediği bebeğimizi kucağımıza alamadan kaybettik” diyen Kamil Tan, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık “kovuşturmaya yer yok” kararı verdi.

“Yenidoğan çetesi”nin ortaya çıkmasının ardından Tan ailesi, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı’na tekrar başvurarak, 2020’de “takipsizlik kararı” verilen dosyanın yeniden açılmasını, üç hastanede bebekleriyle ilgilenen görevliler hakkında soruşturma başlatılmasını istedi. Tan ailesinin, 2024’teki bu başvurusunda henüz bir gelişme yaşanmadı.

NİĞDE’DEN DE ŞÜPHELİ BEBEK ÖLÜMÜ İDDİASI

Doktor M.F.Ş. hakkında, daha önce görev yaptığı Niğde’de de şüpheli bebek ölümleriyle ilgili iddialar gündeme geldi. 2022’de Niğde’de özel bir hastanede doğum yapan Reyhan Öcal, “Şeker hastası olduğu için bebeğinin kuvözde yatması gerektiği” söylendiğini belirterek, “15 gün bebeğim kuvözde yattı. 16. günde bir anda doktor M.F.Ş. ‘Bebeğinizde patolojik bir sarılık oldu ve karaciğeri ile böbrekleri iflas edebilir’ dedi. 17. günde de bebeğimin hayatını kaybettiğini söylediler. Ölüm raporunda da ‘doğal ölüm’ yazıyordu” diye konuşmuştu.

CİMER ŞİKAYETİ: BEBEKLERİ YOĞUN BAKIMDA SEBEPSİZ YATIRIYORLAR

Kocaeli’deki özel hastaneye ilişkin Yenidoğan Çetesi skandalının ortaya çıkmasının ardından 23 Ekim 2024’te bir başka şikayet de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yapıldı.

Kocaeli’deki Özel G.Y. Hastanesi’nde 8 Aralık 2022’de doğum yapan Ö.S., rahatsızlığı sonucu 30 Ocak 2022’de aynı hastaneye götürdüğü bebeğinin gereksiz teşhis ve tedavi ile fazladan yoğun bakımda tutulduğunu ileri sürerek, “Sırf devletten para almak için bebekleri yoğun bakıma sebepsiz yatırmanın hesabını verecekler” dedi. Ö.S.’ye, şikayetinin, 8 Ocak’ta Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlık Hizmetleri Başkanlığı tarafından yapılan yazışmalar ve değerlendirme süreci nedeniyle beklemeye alındığı iletildi.

Aynı hastane hakkında, şikayet sitelerine yine yenidoğan bebek ünitesi hakkında birçok şikayetinin de yapıldığı görüldü.

ANKA Haber Ajansı’nın ulaştığı bir hastane yetkilisi, devam eden bir soruşturma olduğunu ve konunun yargı mercilerine iletildiği için görüş vermek istemediklerini belirtti.